Geri bildirim almak ve vermek, Eğitmen Panda olarak önemli olduğunu düşündüğümüz ve kendi içimizde hemen hemen her alanda sürecimize dahil ettiğimiz bir kavram. Tamamladığımız her eğitim ya da projenin ardından gerek birbirimize gerek çalıştığımız kurumlara/kişilere geri bildirim vermek artık alışkanlık haline gelmiş durumda.
Daha önce geri bildirim üzerine pek çok yazı yazdığımızın da farkındayız ama seviyoruz işte; ne geri bildirimde bulunmayı ne hakkında okumayı ne de yazmayı bırakabiliyoruz.
Bir projenin tamamlanmasının ardından yapılan değerlendirme toplantıları geri bildirim için gayet uygun yer ve zamanı sağlasa da yapılan her eğitim her sunum sonrasında aynı zamanı ve yere sahip olmak pek mümkün olmayabilir. Halbuki geri bildirimin en etkili olduğu yerin eksiklerin ve hataların giderilmesinin kolaylığı açısından, bireyler üzerinde olduğunu söylemek hatalı olmaz. Kurumların ve grupların hantallığından farklı olarak bireyler, eksiklerini tamamlamakta ve kendilerini geliştirmekte daha etkili ve hızlı olacaktır.
Keşke kendimize geri bildirim alabilmemiz için bizi değerlendirebilecek küçük robotlar olsa ve tüm eğitimlerde, sunumlarda yanımızda taşıyabilseydik, inanın kendi gelişimimiz için harika bir atılım olurdu. Maalesef bu minik robotlar benim bildiğim kadarıyla hala mevcut değil. Eğitimimizin / sunumuzun dinleyicileri / katılımcıları da geri bildirim konusunda deneyimli olmayabilirler, bu durumda aldığımız geri bildirimler içerisinde faydalı ve faydasız ayrımı yapmak gerekebilir. Bu durum beklediğimizden fazla zamanımızı alabilir.. Hatta daha kötü bir ihtimal ile bu geri bildirimler motivasyon düşüklüğüne sebep olabilir. Geri bildirimde deneyimli olmayan kişiler ya her şeyin harika olduğunu ya da her şeyin berbat olduğunu düşünmeye ve size bu şekilde aktarmaya meyilli olabilirler. Hayatın geri kalan her kısmında olacağı gibi aslında hiçbir şey tamamen harika ya da berbat olmayacaktır.
3×3 Metodu
Bu tarz durumlarda Bert Decker’in 3X3 metodu hayat kurtarıcı olabilir. Pek çok geri bildirim metodundan daha basit olan Decker’in bu 3X3 metodu, hem geri bildirim konusunda deneyimsiz olan kişiler hem de zaman sıkıntısı olan kişiler için önerdiğimiz bir metot. Peki nedir bu 3X3 metodu?
3X3 metodu belki de olabilecek en basit yolu öneriyor. Sunum, etkinlik, proje sırasında ya da sonrasında 3 adet başarılı bulduğunuz ve aynı şekilde devam etmesi gerektiğini düşündüğünüz geri bildirimleri yazıyorsunuz. Ardından 3 adet de geliştirilmesi gerektiğini düşündüğünüz noktaları yazıyorsunuz. Geri bildirim isteyen kişiye bu geri bildirimleri ister sözel olarak, isterseniz de yazılı olarak verebilirsiniz. Öncelikle geri bildirim istediğinden emin olmayı unutmamalıyız. Bazı durumlarda bizler geri bildirim vermeyi çok istesek de karşımızdaki kişi hazır olmayabiliyor.
Bu metodun en faydalı yanlarından biri, sizi vereceğiniz geri bildirimler konusunda tekrar ve tekrar düşünmeye itmesi. Sizi not aldığınız ya da aklınıza gelen pek çok geri bildirim arasından en önemli olanları seçmeye zorlayan bu sistem sayesinde, geri bildirim verme konusunda da kendinizi geliştirebiliyorsunuz.
Birkaç kez yazılarımızda tekrarladığımız gibi geri bildirim bir hediyedir. Sadece bir kişinin tüm hediyeleri alması ya da vermesi diğerleri için çok üzücü bir durumdur. Geri bildirim metotlarını uygulamaya başlamadan önce geri bildirim konusunda ekibinizle geri bildirim sisteminiz üzerine konuşmayı unutmayın.
Comments